

Lenfödem neden bacaklarda daha sık görülüyor?
Lenfödem, lenfatik sistemin işlev bozukluğu nedeniyle dokularda sıvı birikmesiyle ortaya çıkan kronik bir rahatsızlıktır. Uzm. Dr. Aresh Soudmand, “Lenf sistemi; proteinler, atık maddeler ve bağışıklık hücrelerini taşıyan lenf sıvısını dokulardan uzaklaştırır. Bu sistemde meydana gelen tıkanıklıklar veya hasarlar, sıvının birikmesine yol açarak şişliğe ve zamanla cilt dokusunda kalınlaşmaya sebep olur” dedi. “Lenf dolaşımı yerçekimine karşı çalışan bir sistemdir” diyen Uzm. Dr. Aresh Soudmand Bacaklardaki lenf akışı, kollarla kıyaslandığında daha uzun bir mesafeyi kat eder. Ayrıca geçirilmiş pelvik bölge ameliyatları, venöz yetmezlik ya da filaryazis gibi paraziter enfeksiyonlar bacak lenfödemini tetikleyebilir. Lenfödem temel olarak iki ana gruba ayrılır. Primer lenfödem, doğuştan gelen veya gelişimsel olarak ortaya çıkan formdur. Lenf damarlarının yapısal eksikliği nedeniyle oluşur ve genç yaşlarda belirginleşebilir. Sekonder lenfödem ise travmalar, enfeksiyonlar, cerrahi müdahaleler ve kanser tedavileri sonrasında gelişir. Meme kanseri tedavisi sırasında lenf bezlerinin çıkarılması kol lenfödeminin en bilinen nedenlerinden biridir” bilgilerini paylaştı.

Belirtiler yavaş yavaş ortaya çıkabilir
Hastalığın tipine bağlı olarak belirtiler kademeli şekilde ilerleyebilir. Başlangıçta hafif şişlik ve ağırlık hissi ile kendini gösterir. Tedavi edilmediğinde ödem artar, deri kalınlaşır ve renk değişiklikleri meydana gelir. Lenfödemli bölgede çukur izleri oluşabilir, ağrı, hassasiyet ve tekrarlayan enfeksiyonlar tabloya eşlik edebilir. Tanı sürecinin genellikle detaylı fizik muayene ile başladığını belirten Uzm. Dr. Aresh Soudmand, “Ultrasonografi, Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR) ve Lenfosintigrafi gibi ileri görüntüleme yöntemleri, lenf sisteminin durumunu netleştirmede bize yol gösterir” diye konuştu. Ultrasonografi dokulardaki sıvı birikimini değerlendirirken, MR daha detaylı anatomik görüntü sunar. Lenfosintigrafi ise lenfatik dolaşımın haritasını çıkarır.

Enfeksiyon riski yüksek
Erysipelas gibi cilt enfeksiyonları lenfödemli dokuda sık tekrarlar. Bu yüzden düzenli cilt bakımı, yaralanmalardan korunma ve hijyen kurallarına dikkat etmek önemlidir. Lenfödemin kesin bir tedavisi olmadığını hatırlatan Uzm. Dr. Aresh Soudmand, birçok modern tedavinin yaşam kalitesini artırdığını vurguluyor. Tedavi multidisipliner olarak planlanır ve şu yöntemleri içerir:
-Bası Terapisi: Lenf drenaj çorapları veya bandajları kullanılır.
-Manuel Lenf Drenajı: Özel masaj teknikleriyle lenf akışı desteklenir.
-Düzenli Egzersiz: Kas aktivitesi lenf dolaşımını artırır.
-Cilt Bakımı: Enfeksiyonların önlenmesi için koruyucu önlemler uygulanır.
Cerrahi seçenekler, konservatif tedavilere yanıt vermeyen ileri evre hastalar için planlanır. Büyük alanda ödemi olan, tekrarlayan enfeksiyon geçiren veya günlük yaşamı ciddi şekilde kısıtlanan hastalar değerlendirilir. Ancak her vakada cerrahi çözüm uygun olmayabilir.

Hastalar nelere dikkat etmeli?
Ödemli bölgeyi darbelere karşı korumak gerekir. Uzun süre ayakta kalmaktan kaçınılmalı, bacaklar yükseğe kaldırılmalı ve kilo kontrolü sağlanmalıdır. Düzenli egzersiz ve cilt bakımı lenf akışını destekler, ödemin ilerlemesini engeller. Kol veya bacaklarda uzun süre geçmeyen şişlik, deride kalınlaşma veya hareket kısıtlılığı fark eden kişilerin en kısa sürede sağlık kuruluşuna başvurmaları önerilir. Erken dönemde teşhis ve tedavi, kalıcı komplikasyonları önleme açısından hayati önem taşır. Uzm. Dr. Aresh Soudmand hastalara şu hatırlatmada bulunuyor:
“Lenfödem tedavisinde erken müdahale kritiktir. İhmal edilen şişlikler zamanla kalıcı doku değişikliklerine ve yaşam kalitesini düşüren sonuçlara neden olabilir. Şikayetleriniz varsa mutlaka bir uzmana başvurun.”